Yatırımdan, Üretimden, İstihdam Sağlamaktan, İhracattan Hiçbir Zaman Vazgeçmedik, Vazgeçmeyiz.”

Yatırımdan, Üretimden, İstihdam Sağlamaktan, İhracattan Hiçbir Zaman Vazgeçmedik, Vazgeçmeyiz.”

Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “Tabi ki zorlu koşullar var, tabi ki küresel sorunlar var, herkes enflasyonla yaşıyor. Ama biz yatırım yapmaktan, üretmekten, istihdam sağlamaktan, ihracattan hiçbir zaman vazgeçmedik ve vazgeçmeyiz. Çünkü Atatürk’ün söylemiş olduğu gibi, ‘Vazgeçenler değil, mücadele edenler tarihe geçer.’ Toplantımızı onurlandırmaları, iş dünyamızın konularına çözüm odaklı yaklaşımları ve ilgisi nedeniyle Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’a çok teşekkür ediyorum” dedi.

Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Odası ve İzmir Ticaret Borsası tarafından düzenlenen İzmir İş Dünyası Buluşması toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

“OVP uygulanmalı”

Toplantının açılışında konuşan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Orta Vadeli Program iş insanlarının yatırım planları açısından büyük önem taşıdığını belirterek, “Bu nedenle Orta Vadeli Program’ın lafta kalmaması ve uygulanması hepimizi ilgilendiriyor ve önem verdiğimiz konular arasında yer alıyor. Yeni dünya düzeninde birçok kısıtlamalar var, bu kısıtlamalar gösteriyor ki üretim yoksa kalkınmak hayaldir. Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu her fırsatta ifade ediyor. Üretim, ülkemizin geleceğidir; çünkü istihdam orada, ihracat orada, yatırım orada. Bunları gerçekleştirmek de bizlerin ortak önceliğidir. Orta Vadeli Program’ın ilk maddesinde ifade edilen sanayi envanterinin güncellenmesi konusu birçok kez gündeme gelmiştir ve ülkemizde atıl sanayi tesislerinin önüne geçilebilmesi, buradan hareketle sanayi yatırımlarının planlı bir biçimde yapılabilmesi için önem taşıyan bir konudur. Benzer şekilde dijital tabanlı tam bir tarım sayımı yapılarak tohum aşamasından ekim ve hasat noktasına kadar planlamaların yapılabilmesi, hepimiz için son derece önemlidir” dedi.

Yapısal reformlar

Türkiye’nin hak ettiği kişi başı milli gelirin 15-20 bin dolar seviyesinde olduğunu ifade eden Yorgancılar, “Yapısal reformların ne kadar önemli olduğunu sizler de ifade ettiniz. 2007-2008 yılları arasında yapılan reformlarla biz yılda ortalama yüzde 6,2’lik bir büyüme gerçekleştirdik. Sayın Cevdet Yılmaz’ın bakanlığı dönemde de kişi başı milli gelirimiz, en yüksek seviyeye çıkarak 12.600-12.700 doları gördü. Ancak bu rakam 2015’ten itibaren 10 bin dolarlara kadar indi. Tabi ki bu düşüşün altında muhtelif etkenler var. Pandemi var, Rusya-Ukrayna Savaşı var, dünyada PMI endekslerinin aşağı yönde seyretmesi var ticaretin daralması var. Bunların hepsini saygıyla karşılıyoruz. Ancak ülkemizin hak ettiği nokta, 15 bin ila 20 bin dolarların üzerinde olacak bir kişi başı milli gelir seviyesidir. Bunu da her ortamda dile getiriyoruz” diye konuştu.

KOBİ’ler için dönüşüm stratejisi

Türkiye ekonomisinin yüzde 99,5’ini KOBİ’lerin oluşturduğunu vurgulayan Yorgancılar, “KOBİ’lerimizin en büyük ihtiyacı, bilgi bazlı sanayi dönüşüm stratejisidir. Yüzde 99,5’i KOBİ’lerden oluşan bir ülkede, ortalama 50 ile 200 kişi çalıştırılan bir ortamda, artık dijitalleşmenin yanında özellikle yeşil dönüşüm konusunu hayata geçirecek kaynak eksikliği, onun da ötesinde bunu gerçekleştirmek için bilgi eksikliği söz konusudur. Bunun üstesinden hep birlikte gelmemiz lazım ve hükümetimizin de bu konuda bize yol gösterici olması gerekiyor. Bunun için de en önemli konu eğitimdir. Kendi ülkemizin şartlarına uyan bir eğitim modelini yaratmak durumundayız. Bunun da ezber odaklı ve sınıf geçmeye dayalı değil, tematik ve pratik öğelerin birlikte uygulanacağı bir model olması gerekiyor. Mütevelli Heyeti Üyesi olduğum TOBB-ETÜ’de uygulandığı gibi, sanayi deneyimi kazanmış ve teorik eğitimin yanında pratik sahibi de olmuş gençler yetiştirmemiz ve bunu meslek liselerinde de uygulamamız gerekiyor” ifadesini kullandı.

“Kiminle ticaret yapacağız?”

Dünyadaki kutuplaşmaların Türkiye için bir diğer tehdit unsuru olduğunu belirten Yorgancılar, “Kutuplaşan küresel ekonomide biz ticareti kiminle yapacağız? Bir tarafta Avrupa Birliği var ki GSYH’leri tüm dünyanın yüzde 16,5’ini oluşturuyor ve ihracatın da yaklaşık yüzde 30’unu karşılıyor. Diğer tarafta NAFTA ile Meksika ve Kanada’nın birleşerek ortaya çıkardığı grup var. Bunların da küresel GSYH’den aldıkları pay yüzde 28,8 civarında. Trans Pasifik ortaklığında da yaklaşık yüzde 17’lik bir pazar payı var. Türkiye, bu grupların hiç birinin içinde yok. Elimizde sadece serbest ticaret anlaşmalarımız var, ancak bunlarla istediğimiz seviyede ihracat yapabilme imkanımız olmuyor. Biz masada olmadığımız müddetçe Avrupa Birliği bizi de bağlayan kararları alıyor, biz de bunlara uymak mecburiyetinde kalıyoruz” dedi.

Yorgancılar, Yılmaz’a sanayicilerin konularını aktardı

Küresel pazarlarda rakiplerle eşit şartlarda rekabet etmek istediklerini vurgulayan Yorgancılar, konuşmasında sanayicilerin öncelikli konularını, “Orta Vadeli Program’a bağlı kalınmasını istiyoruz. Yani yüksek enflasyonun düşürülmesini istiyoruz. Şu anda birçok sanayicimizin vize ile ilgili sorunları var. Bankacılık sektöründe serbest piyasa işleyişine aykırı uygulamalardan vazgeçilmesi gerekiyor. Gümrük Birliği’nin revize edilerek yeşil dönüşüm ve dijitalleşmeyi de içerecek şekilde güncellenmesi gerekiyor. Meslek lisesi mezunlarının askerlikten muaf tutulması için uygun şartların oluşturulması, sigorta girişlerinin lisede başlatılarak iş ortamına kazandırılmaları gerekiyor. Sürdürülebilir sanayi yatırımları için temiz enerjiye ihtiyaç var. Güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarından maksimum istifade edebilmek için verilecek desteklerin artırılması gerekiyor. Yatırımlar için uygun vadeli finansman temininin sağlanması gerekiyor. Kayıt dışı ekonomiyle ilgili atılması gereken adımlardan, çalışanlara vergi indimi konusu da var. Bunlar size arz ettiğimiz dosyada var. Yeşil ve dijital dönüşüm sürecinde Kalkınma Bankası’nın yatırım bankacılığı kapsamında daha etkin bir biçimde işletilmesini öneriyoruz. KOBİ bakanlığı ve bir KOBİ bankası kurulmasını öneriyoruz” diye konuştu.

“Birlikte başarabiliriz”

İş dünyası ile yeni ekonomi yönetiminin birlikte pek çok şeyi başarabileceğini dile getiren Başkan Yorgancılar, “Yapmamız gerekenler de bellidir. Şeffaf, hesap verebilir, liyakatin esas alındığı, hukukun üstünlüğünün ve kurumların bağımsızlığının önemsendiği bir ortamı sağladığımızda, rasyonel para ve maliye politikasıyla bütüncül bir şekilde kararlılığımızı ortaya koyduğumuzda, sisteme yansıyacak ilk unsurlar da güven, itibar, öngörülebilirlik, CDS primimizin düşmesi ve halkımızın dövize yatırmış olduğu paralarını çekmesi olacaktır. Temel göstergelerde de gerileyen bir kur göreceğiz, artan yabancı sermaye girişini göreceğiz, azalan faizleri ve artan rezervlerimizi göreceğiz. Sonuç olarak ülkemize bakış son derece olumlu bir hale gelecektir. Buradan hareketle de kişi başı 15-20 bin dolar milli geliri görecek bir başarıya yürüyebileceğiz. Biz İzmir’de Ticaret Odamız, Ticaret Borsamız ve diğer STK’larımızla son derece güzel bir uyumun içerisinde çalışıyoruz. İzmir olarak biz ticaret kentiyiz, turizm kentiyiz, eğitim kentiyiz, sanayi kentiyiz. Çandarlı Limanı’nın da geleceğinin ortaya çıkması bizim için çok önemli. Buradan sayın vekillerimize de çok teşekkür etmek istiyorum. Tabi ki zorlu koşullar var, tabi ki küresel sorunlar var, herkes enflasyonla yaşıyor. Ama biz yatırım yapmaktan, üretmekten, istihdam sağlamaktan, ihracattan hiçbir zaman vazgeçmedik ve vazgeçmeyiz. Çünkü Atatürk’ün söylemiş olduğu gibi, ‘Vazgeçenler değil, mücadele edenler tarihe geçer.’ Toplantımızı onurlandırmaları, iş dünyamızın konularına çözüm odaklı yaklaşımları ve ilgisi nedeniyle Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’a çok teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

“Yılsonu milli gelir hedefi 1,1 trilyon dolar”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da konuşmasında uygulamaya koydukları, üretimi ve yatırımı özendirici politikalarla milli gelirin 2002 yılında 238 milyar dolarken, geçen yıl itibarıyla 900 milyar dolar sınırını aştığını belirterek, “Şu anda baktığımızda geriye 12 aylık bir hesap yaptığımızda, bugün itibarıyla bir trilyon doları aşmış durumdayız. Yılsonu itibarıyla da 1,1 trilyona yakın bir seviyede milli gelirimizi kapatmayı öngörüyoruz. Geçen yıl 10 bin 600 dolarlar civarında bir kişi başına milli gelirimiz oluşmuştu. Bu sene 12 bin doları aşan bir kişi başına geliri yıl sonu itibarıyla hep birlikte göreceğiz” dedi.

Son 20 yılda dünyanın yıllık ortalama yüzde 3,6 büyürken Türkiye ekonomisinin yıllık ortalama 5,5 büyüdüğünü, yılsonu itibarıyla da yüzde 4,4 bir büyüme beklediklerini ifade eden Yılmaz, “Nitekim bir takım uluslararası kuruluşlar da yukarı yönlü olarak Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme tahminlerini güncelliyorlar. Aşağı yukarı Orta Vadeli Programı’mıza yakın seviyelerde tahminler yapıldığını da ifade edebilirim” diye konuştu.

Toplantıda konuşan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de OVP’nin iş dünyasının öncelikli beklentileriyle örtüştüğünü, esnafa düşük maliyetli kredi imkanı sunan esnaf ve sanatkarlar kredi kooperatiflerine benzer bir yapının TOBB bünyesindeki oda ve borsa üyeleri için de oluşturulması önerisinde bulunduklarını söyledi.

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de İzmir’in tarım kenti kimliğinin yüksek teknoloji ve markalaşma alanındaki teşviklerle desteklenmesi gerektiğini aktardı.

 

Kaynak: https://www.ebso.org.tr/tr/haberler/ebso-haberler/%E2%80%9Cyatirimdan-uretimden-istihdam-saglamaktan-ihracattan-hicbir-zaman-vazgecmedik-vazgecmeyiz%E2%80%9D

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ